Eğitimin en önemli amaçlarından biri de öğrencilerin gündelik hayatlarını daha kolay hale getirmek ve onları iş dünyasına hazırlamaktır. Öğrencilerin bilişsel becerilerinin yanında bilişsel olmayan becerilerinin de önemi vardır ve okul hayatı ile bu beceriler bir bütün olarak geliştirilebilmektedir.
Problem çözme, eleştirel düşünme, işbirliği, iletişim, teknoloji ve bilgi okuryazarlığı, esneklik, olay ve durumlara uyum sağlayabilme, gereken zamanlarda adapte olabilme ve finansal okuryazarlık 21.yüzyıl becerileri olarak tanımlanmaktadır. Bu beceriler sabit bir içeriğe bağlı kalmadan, günün koşullarına göre değişim göstermektedir. Öğrencilerin 21. yüzyılda kazanmaları beklenen tüm bu beceriler bir bütün olarak hayat boyu öğrenme tanımı ile yakından ilişkilidir.
Kişinin beden, ruh ve zihin dengesinin tam ve sağlıklı olması anlamına gelen Well being, bütünsel olarak bir ‘iyi olma hali’ ya da ‘bütünsel esenlik’ olarak adlandırılır. Son yıllarda hayatımıza giren ve adını sıklıkla duyduğumuz Well being ile hem öğrenciler hem de çalışanlar iyileştirme çalışmalarına katılabilirler.
Okul öncesi dönemde çocuklara okunacak her masal ya da hikaye kitabı onların dil yeteneklerinin gelişmesini sağlamaktadır. Bebeklikten itibaren düzenli olarak okuma eyleminde dinleyici olarak bulunmaları dinlenme yetilerini geliştirmekte, sözcük kazanımlarını çoğaltmakta, dili öğrenme ve dili kodlayabilme yeteneğinin erken safhada kazanılmasını sağlamaktadır.
Anaokuluna başlama yaşı ; 57-65 aralığında olan çocuklar Anaokuluna kayıt olabilir. Anaokulu ve uygulama sınıflarına, kayıtların yapıldığı yılın eylül ayı sonu itibari ile 57-68 aylık çocukların kaydı yapılmaktadır. Fiziki imkânları yeterli olan anaokulu ve uygulama sınıflarına 36-56 aylık, ana sınıflarına ise 45-56 aylık çocuklar da kayıt olabilirler.